Pazar sabahı Paçoz yine yaptı yapacağını.
8.00 bile olmamışken fırlayıp yanına koşturuncaya kadar tiz havlarıyla ortalığı yıktı geçirdi.
Öpe koklaya susturdum. Zor günler geçiriyor sanırım. Uykusundan kesik kesik hıçkırarak
uyanıyor, uyurken bir ayağı sürekli titriyor. Dün gelen yeğenim Can ın tezahüratlarına
ilgisiz ( ki onu çok sever) kalacak kadar keyifsiz.
Neyse önce Can la birlikte fena halde dağıttığımız ve öylece bıraktığımız mutfağı toplamaya
giriştim. Sonra sabah faslı rutin gezimizi yaptık. Dönüp tostlarımızı yedik. Sonra da 12 deki
apartman toplantısına katılmak üzere hazırlandım.
Bizim toplantılarımız büyük bir anlaşmazlık yoksa ya da önümüzde tartışmalı bir proje, belli
kurallar uygulamaya gerek görmeden, maddeler filan okunmadan çay eşliğinde sohbet ederek
geçer gider (di). Ev sahiplerinin çoğunluğu hanımlar olunca ve sürekli çoluk çocuk birlikte
vakit geçirdikleri ve her teklifi, "çoğunluk neyse uyarım" ," şurada hepimiz yüzyüze bakıyoruz"
şeklinde karşıladıkları için bir türlü çoğunluk sağlanamaz, çıkan karara da park sıralarında,
apartman kapılarında fısıldaşarak, "damat eline bakıyorum, ben bunu nasıl öderim" ya da
"filancanın tuzu kuru tabii dayamış kocasına sırtını" şeklinde yakındıktan sonra her şey
unutulurdu.
Her zamanki gibi yemek masasının başında yönetici ve yardımcısı önlerinde hep açık duran ama
hiç de bakılmayan bir karar defteri, masanın etrafında 4-5 erkek, koltuklarda da 17-18 kişi biz
hanımlar..
Yönetici geçen toplantıda, hadi bu sefer de genç birine emanet edelim apartmanı diyerek oy
birliğiyle seçtiğimiz genç bir adam. Ergenlik zamanlarından beri tanıdığımız, saygılı, efendiden
biri. Adana' lı bir ailenin tek oğlu. Beş yıl kadar önce evlendi. Kendisi için alınan daireye yerleşti.
İki çocuk babası, eşi ve çocuklarıyla kavgasız gürültüsüz yaşayıp gidiyorlar.
Biz hanımlar kendi aramızda hatır sorma, çoluk çocuk, çocukların okulu, Paçoz' un sağlık
durumu konuşurken gözüm yöneticiye ilişince bir afalladım önce. Hem tipinde hem tavrında
bir farklılık vardı sanki. Sarı saçlarını kısa kestirmiş, kirli sakal bırakmıştı. O sakin genç gitmiş,
yerine elini kolunu kullanarak sert bir tonla konuşan bambaşka biri gelmişti.
Apartman görevlisinin emekliliği konuşuluyordu bir ara. Ödenmesi gereken toplu para,
onun dairesinde oturmaya devam etme ve ücretli çalışma talebi görüşülürken birisi yöneticiye
"apt. görevlisini neden bu kadar koruyorsun" deyince "bende yamuk olmaz, ne diyorsam
odur" tekrarları, diklenmeleri, efelenmeleri hem çok farklı hem de çok tanıdıktı.
Beyler yatıştırdılar, sırtını sıvazladılar. Yerine oturduğunda "tamam tamam, sıkıntı yok" dedi.
"Sıkıntı yok." Birden kavradım durumu. Kuzey-Güney dizisinin Kuzey' i...Tıpkı onun gibi
davranıyordu. Sadece baklava yoktu. Biraz göbek vardı yerine :)
Sıra bildik apartman sorunlarına geldi. Zamansız silkelenen halılar, kapı önüne konulan
papuçlar, vaktinden çok önce çıkarılan çöpler...
Sürekli "bende yalan yok birileri sürekli tepemden aşağı kırıntılar silkeliyor. "Bakın ben
söylüyorsam doğrudur. Geçen gün asansöre bir girdim leş gibi sigara kokuyordu. Kimin yaptığını
da biliyorum." "Hanımlar köyleri buraya taşımayalım. Artık elektrik süpürgeleri var. Halıları
tepemizden sallandırmayalım. Bende yalan olmaz , ben dobra adamım boşuna itiraz etmeyin
ben kimlerin yaptığını biliyorum diyorsam biliyorumdur."
Öyle eğlenerek izliyordum ki kulağıma gelenleri algılayınca afalladım. Çocukların koca park
dururken apartmanın içinde koşuşturmaları filan konuşuluyordu galiba "zaten sabah sabah
köpek havlamalarıyla uyandık..." Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. "Yaa evet, haklısınız çok
özür dilerim ama bu ara..." diye başlayacak oldum hanımlar çoğunluk, "paçuşumuz
apartmanımızın evladı..." "hasta zavallı" paydasında söylenmeye başlayınca apartmanımızın
Kuzey abisi derhal çark etti. "Asuman ablacım, sizi tenzih ederim, ben sokaktaki köpekleri
kastetmiştim siz sakın üzerinize alınmayın..."
Aslında haklı olduğu tek konu oydu. Paçoz gerçekten birilerini ve onu uyandırmıştı ve
bu gerçekten şikayet edilesi bir durumdu. Bunu anlayabilirdim.
Ama neredeyse saatlerdir, her cümlesine "ben ne diyorsam doğrudur, bende yamuk olmaz,
ben mert adamım, özüm sözüm hep aynıdır diye diye karşısındaki yirmi küsur olgun, yaşını
başını almış insana, birileri...diye başlayarak muhatap göstermeden ayar çekmeye kalkışması
üstelik elini masaya vura vura, izlenmeye değerdi doğrusu. Ve anlaşılır gibi değildi.
Yarın hepimiz günlük hayatlarımıza döneceğiz. Gördüğümüz yerde selamlaşıp birbirimizin
hatırını soracağız. Devran dönecek, biz devam edeceğiz. Diziler bitecek:) Yenileri gelecek.
Bu gün 17 Aralık. Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretlerinin 738 yıl önce Mevlâsına kavuştuğu
gün. Kendi deyişiyle düğün günü.
Onun hakkında birşeyler yazmaya cüret edecek kadar etkin ve yetkin değilim.
"Hamdım, piştim, yandım" demiş Mevlana Hazretleri.
Biraz ışık diliyorum onun yangınından... Kâmil olma yolunda...Önümü görebilmek için.
Egolarımdan kurtulmak için. Herşeye üzülmekten vazgeçmek için.
Herkesi sevebilmek için. Sevdiklerimin ve sevenlerimin sevgisini kaybetmemek için.
10 yorum
Canım şu cümleni o adama söyleyebilmek için neler verirdim."Devran dönecek, biz devam edeceğiz. Diziler bitecek:) Yenileri gelecek." Özetlemişsin işte adamcağızı .
Bu yeni kuşak demiyeyim, de bu zamanlarda 25-35 aralığında olanlarda cidden benim de gözlemlediğim bi böyle alıntı kimlikleri üzerine yapıştırma durumu var gerçekten.Ve ben bunu tümüyle eğitim(sizliğe) sistemine bağlıyorum. Aslında bir önceki Raskolnikov yazınla o kadar bağlantılı ki bu durum. Bu çocuklar yani o bahsettiğim kuşak apolitize edilme adına siyasi ve fikrii tüm liderlerden uzak tutuldular onları idol alamadılar. Okullarda okutulan kitapları geç evlerde kaç hane kaldı çocuğuna eski klasik romanları okutan? Haliyle edebiyattan da idol bulamadılar kendilerine. En yakın rol modelleri ana-baba olması gerektiği halde kaç hanede kaç ebeveyn çocuğuyla birebir ilişki kuruyor ki ona idol olabilsin.
Ehh işte ortaya çıka çıka böyle yok polatmış yok kuzeymiş gibi tipleri taklit eden bir genç güruhu çıkıyor.
Sevginin Ruhu,
Çok teşekkür ederim. Köpeğim hasta gerçekten ve zor dönemler yaklaşıyor sanırım. Yine de ben şimdilik kötü düşünmek istemiyorum.
Yöneticiye gelince, onlardan her yerde bir dolu insan var. Hayat herkesin kişiliğini o istemese de oturtuyor yerine. Keşke kendimiz idrak edip başımıza birşeyler gelmeden hizaya girebilsek :)
Benim aklıma bu adamı (belki de pek fazla önemsemediğimden) politik ve sosyolojik analıze tabi tutmak gelmemişti doğrusu. Tabii ki tesbitlerin gerçek. Burada aile faktörü önem kazanıyor. Tabii biraz da karakterle alakalı. Ailenin de tahsilin de yetersiz kaldığı bir sürü örnek var kişiliği oturmamış, egosu şişkin.Bir önceki yorumumda da söylediğim gibi onları da yaşam adam edecektir zaman içinde.
Paçozum ne olur düzel:(
Son dört mısra zaten mevlanayı yazmaya yeter bile canım arkadaşım.
Çok duygulandım ne büyük ve huzur verici sözler. Çok canım sıkkın olduğunda yada birine çok kızdığımda direk ona sığınır okurum.Gerisini boşver arkadaşım artık bu durumlar o kadar alışık durumlarki, çevremizde çok gördüğümüzden yadırgamıyorum bile artık.
Devran dönermi bilmem ama biz devam ederiz:)
Nur' cum Paçoz daha kötü olmasın yeter. Ben ona da razıyım. Geriye dönüşü olmayan bir süreçteyiz.
Arada bir silkinip kendimizen gelmemiz için bu büyük değerlerin söylediklerine kulak vermek lazım.
Yoksa geldiğimiz gibi ham gideceğiz dünyadan. Dediğin gibi geri kalan gündelik şeyler fasa fiso.
Sana güzel bir hafta diliyorum...
Geçenlerde kuzenimle bu konuyu konuşmuştuk biz de.İnsanların tepki veriş biçimleri bile değişti,aynı dizilerde ki gibi veriyorlar tepkilerini demiştik. hayır olamaz, inanmıyorummm gibi.
Paçoza tez zamand eski huzurlu günlerini dönmesini diliyrum.
Sevgilerimle Asumancım
Hepimiz bazı dizi karakterlerinin baskın taraflarını bilerek şirin şirin taklit ediyoruz da böyle
o kişiliğe bürünüp davranışlarını değiştirenler abes kaçıyor Lale' cim.
Paçoiçin güzel dileklerine katılıyorum. Çok teşekkür ederim.
Sevgiler...
Pacoz'a en kisa zamanda saglik diliyorum..
ne yazik ki bu apartman yönetici tipini, kisiligi gelismemis ve de kendini de hic gelistirememis kisilerde sikca görüyoruz. Büründükleri bu rolle kendilerini ispatladiklarina inaniyorlar, kendilerine olan güvenlerini ancak bu sekilde sagliyabiliyorlar. Bazilari sadece "ham" kaliyor iste...
Melange, Paçoz' la ilgili güzel dileklerin için çok tesekkür ederim.
Aslında hepimiz tertemiz doğuyoruz.
Hızla kirleniyor yavaş yavaş arınmaya çalışıyoruz.
Yorum Gönder
Bu Blogda Ara
Contributors
Blog Listem
-
-
-
Yeniden3 ay önce
-
BİR DİZİ YAZISI: DEDEKTİF BOSCH1 yıl önce
-
-
-
Merhaba3 yıl önce
-
-
-
-
Koşan Hayat5 yıl önce
-
-
-
-
-
-
-
ÜÇÜ BİR ARADA !7 yıl önce
-
-
-
-
-
-
-
Bi arkadaşa bakıp çıkıyorum8 yıl önce
-
-
bize ne oldu...9 yıl önce
-
-
-
-
-
Merhaba demeye geldim...10 yıl önce
-
-
-
-
-
-
-
-
-
TAŞINDIM...13 yıl önce
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
İzleyiciler
Yazı Arşivi
-
►
20
(5)
- ► Eylül 2020 (1)
- ► Ağustos 2020 (3)
- ► Temmuz 2020 (1)
-
►
17
(4)
- ► Nisan 2017 (1)
- ► Şubat 2017 (1)
-
►
16
(1)
- ► Şubat 2016 (1)
-
►
15
(1)
- ► Ağustos 2015 (1)
-
►
14
(16)
- ► Aralık 2014 (1)
- ► Eylül 2014 (2)
- ► Ağustos 2014 (1)
- ► Haziran 2014 (1)
- ► Mayıs 2014 (2)
- ► Nisan 2014 (4)
- ► Şubat 2014 (1)
-
►
13
(46)
- ► Aralık 2013 (3)
- ► Kasım 2013 (3)
- ► Eylül 2013 (6)
- ► Ağustos 2013 (3)
- ► Temmuz 2013 (2)
- ► Haziran 2013 (2)
- ► Mayıs 2013 (3)
- ► Nisan 2013 (7)
- ► Şubat 2013 (3)
-
►
12
(96)
- ► Aralık 2012 (2)
- ► Kasım 2012 (4)
- ► Eylül 2012 (16)
- ► Ağustos 2012 (7)
- ► Temmuz 2012 (5)
- ► Haziran 2012 (8)
- ► Mayıs 2012 (10)
- ► Nisan 2012 (14)
- ► Şubat 2012 (8)
-
▼
11
(179)
- ▼ Aralık 2011 (19)
- ► Kasım 2011 (38)
- ► Eylül 2011 (14)
- ► Ağustos 2011 (17)
- ► Temmuz 2011 (8)
- ► Haziran 2011 (14)
- ► Mayıs 2011 (11)
- ► Nisan 2011 (9)
- ► Şubat 2011 (10)
-
►
10
(152)
- ► Aralık 2010 (12)
- ► Kasım 2010 (12)
- ► Eylül 2010 (9)
- ► Ağustos 2010 (12)
- ► Temmuz 2010 (7)
- ► Haziran 2010 (12)
- ► Mayıs 2010 (11)
- ► Nisan 2010 (17)
- ► Şubat 2010 (11)
-
►
09
(186)
- ► Aralık 2009 (22)
- ► Kasım 2009 (22)
- ► Eylül 2009 (17)
- ► Ağustos 2009 (24)
- ► Temmuz 2009 (19)
- ► Haziran 2009 (20)
- ► Mayıs 2009 (20)
- ► Nisan 2009 (8)
- ► Şubat 2009 (5)
Müzik
Popüler Yazılar
-
bilmem hatırlar mısın bir liseli kız vardı bir liseli esmer kız gözleri yıldız yıldız saçları gece gibi simsiyah dökül...
-
Büyük Usta, önündeki devâsâ tuale son rötuşlarını yapıyor... Önündeki dev palete göz atıyorum. Hemen hemen boşalmış gibi. Yeşili çoktan sıyr...
-
Çok içime battı gidişi. Cenazelerde kaskatı kesilirdim oysa. Yüreğim katılaşır, algılarımı kapatıverirdim olan bitene. Kendi isteğimle...
-
Dizilerden birinde Tülin Oral' ı yine ve doğal olarak büyükanne rolünde görünce Yaygara 7o Müzikali aklıma geldi. Ağabeyim götürmüştü. ...
-
Çok keyifliydim aslında. Blogum şenlenmiş, evim temizlenmİş, çok uzun zamandır görmediğim, çook eski, tüm doğum günlerimi(zi) çoğu yaz tatil...
-
Buluşma yerime giden yola tek başıma çıktım. Fakat bu sessiz karanlıkta beni izleyen kimdir? Onun varlığından kurtulmak için kenara çekilir,...
Etiketler
- 2010
- 2011
- 27 mayıs İhtilali
- 7 numara
- ABD
- abla
- acemilik
- açlik
- Adıyaman
- afet
- ağabey
- ağaç
- Ağustosta Rapsodi
- aile
- akraba
- akrostiş
- akşam
- Albatros
- alış-veriş
- alışkanlık
- alışveriş
- alışveriş tutkusu
- Ali Muhittin Hacı Bekir
- Alphonse de Lamartine
- amatörlük
- anı
- anılar
- anılar...
- anlaşma
- anlayış
- anma
- anne
- anneanne
- anneler günü
- Antalya
- apartman hayatı
- arayış
- arıza
- Arka Pencere
- arkadaş
- armağan
- aşı
- aşk
- aşure
- Atatürk
- ateş böceği
- atom bombası
- Attila İlhan
- ATV
- ATV şarkı
- Avustralya Açık Tenis
- ayaz
- ayrılık
- aziz nesin
- B.Necatigil
- baba
- Babalar Günü
- bahar
- bahçe
- balkon
- banka
- Barbra streısand
- barış
- başarı
- başlangıç
- Baudelaire
- Bauelaire
- Bayrak
- bayram
- Beatles
- bebek
- bekir sıtkı erdoğan
- beklentiler
- BEN
- beste
- beşiktaş
- Betty Smith
- beyaz dizi
- beyaz diziler
- beyaz roman
- Bhagavatgita
- bilgisayar
- Bir genç kız Yetişiyor
- Bir sarkısın sen
- Bir Şarkısın Sen
- birlik ve beraberlik
- birliktelik
- bitki
- biyografi
- blog
- blogger
- börek
- Buddha
- bugün
- bulmaca
- buluşma
- buzdolabı
- Bülent Ecevit
- Cahit Sıtkı Tarancı
- can yücel
- Capra
- cehalet
- centilmen
- cesaret
- cevaplar
- cezerye
- cinayet
- cocuk
- cocuk.
- cocukluk
- Cronin
- Cumhuriyet
- Cüneyt Gökçer
- çalışma hayatı
- çaresizlik
- çay
- Çığlık
- çınar
- çiçek
- çiçekler
- çiğ
- çocuk
- çocuklar
- çocukluk
- çöp
- dalgınlık
- Daltonlar
- damat
- Damdaki Kemancı
- dans
- davetiye
- dayak
- dedikodu
- Defne Joy Foster
- demirhindi
- deneyimler
- deniz
- deprem
- dergi
- destan
- dilek
- dilekler
- dinlenme
- disko kralı
- diyet
- dizi
- doğa
- doğallık
- doğum günü
- dolap
- Doris Day
- dost
- dostluk
- dostluk.
- dostlulk
- duygular
- düğün
- dül dül
- dünya
- dünya kadınlar günü
- Dünya Prematüre Günü
- düşmanlık
- düşünceler
- düşünceler.
- Ecevit
- edebiyat
- Edgar Allan Poe
- Ekim
- Ekrem Bora
- Elazığ depremi
- emek
- emekli
- eminönü
- Emirgân
- Engelliler
- ephraim kishon
- erişkin
- erişlilmezlik
- erkek
- eski yıl
- eşek
- eşyalar
- etiket metiket yok
- Etkinlik
- eve dönüş
- evlat
- Ey Aşk Nerdesin
- eylül
- ezan
- Ezel
- Fakir Baykurt
- fal
- fanatizm
- Farrah Fawcett
- fasulye
- felaket
- felsefe
- fenerbahçe
- fırtına
- Fikret Otyam
- film
- filozof
- final
- Firari
- firuze
- fono
- formüller
- fotoğraf
- Frank Sinatra
- Futbol
- gazanfer özcan
- gece
- geçim
- Geçmiş
- geçmişten şarkılar
- gelecek
- gelin
- genç kız
- gençlik
- gerçek
- geyik
- gezi
- gezinti
- giden sene
- Gitanjali
- giysiler
- Govinda
- gökkuşağı
- göl
- gönülçelen
- gösteri
- göze çarpmayan debdebe
- gözyaşı
- Grace Kelly
- grizu
- gül
- Gülümse
- gün batımı
- güncel
- güneş
- Güneydoğudan öyküler-Önce vatan
- Günlük yaşam
- güven
- güz
- güzellik
- güzellikler
- haber
- haberler
- Hacer Buluş
- Hacivat
- hafta sonu
- hak
- hala
- harika çocuklar
- hasta
- hastalık
- hayal kırıklığı
- Hayali Küçük Ali
- hayaller
- hayat
- hayvan
- hayvanlar
- hayvanlar alemi
- hazan
- hediye
- Herman Hesse
- hiciv
- Hindistan
- Hiroşima
- Hitchcock
- hobby
- Hollywood
- hoptirinam
- hoşgörü
- hoşluklar
- http://www.blogger.com/img/blank.gif
- huzur
- hüsran
- hüzün
- ıhlamur ağacı
- ışık
- ibadet sohbet
- içimizdeki çocuk
- içtenlik
- iftar
- ihmal
- İhsan Varol
- ikiyüzlülük
- ikram
- ilaç
- ilginç şeyler
- ilişki
- ilkbahar
- ilkokul
- İlkokul şiiri
- İnci Ertuğrul
- İngilizce
- insafsızlkık
- insan
- insan halleri
- insan olmak
- insanlık
- intikam
- İslamiyet
- istanbul
- isyan
- İş Bankası
- işçi
- iyilik
- Jacques Brel
- James Stewart
- Japonya
- Jean Moreas
- Jim Reeves
- kabuk
- kadın
- kadınlar
- kahvaltı
- kahve
- kalıplar
- kalite
- Kamer Genç
- kan verme
- Kandil
- kaplumbağa
- kar
- Karagöz
- karanfil
- karanlık
- kardeş
- karışık duygu ve düşünceler
- karmaşa
- katiam
- kavafis
- kayıp
- Kayserispor
- keder
- kedi
- kediler
- Kelime oyunu
- Kemal Burkay
- kerpiç
- keşke
- keyif
- kıskançlık
- kış
- kız kardeş
- kızkardeş
- Kim Novak
- kiracı
- kishon
- kişisel
- kitap
- koka kola
- kolbastı
- komedi
- komik
- komşu
- komşuluk
- konser
- konut
- korku
- Korolar çarpışoyor
- koşullu refleks
- köpek
- kuaför
- kupa
- Kurban Bayramı
- kuyruk-bilim
- kültürel mozaik
- Lale
- latife hanım
- lezzet
- lisan
- lise
- Liz Taylor
- maneviyat
- manzara
- Marsel İlhan
- masal
- masumiyet
- maymun
- mazi
- meclis
- medya
- Mehmet Topuz
- mektup
- merasim
- Mevlana
- mevsimler
- Meyva Zamanı
- Michael Jackson
- mim
- misafir
- misafirlik
- Misak- ı milli
- mizah
- Montaigne deneme
- moral
- Mr. Smith
- muhabbet
- Muhabbet Kralı
- Muhammed
- muhasebe
- Murathan Mungan
- mutfak
- Mutfak şarkıları
- mutluluk
- Müge Anlı
- müzik
- müzik nostalji
- Nagazaki
- Nazım Hikmet
- nefret
- nekahat
- Nirvana
- Nisan
- Nişan töreni
- Noktürn.
- nostalji
- okan bayülgen
- olay
- olgunluk
- on line alışveriş
- ordan burdan
- Orhan Kemal
- Orhan Veli
- orman
- oruç
- otobüs
- otokontrol
- oyun
- ozan
- ödül
- öfke
- öğrenci
- öğretmen
- Öğretmenler günü
- ölüm
- ölüm yıldönümü
- ömür
- öykü
- Öykü Atölyesi
- özgüven
- özlem
- Paçoz
- Paçoz..
- Paris
- pasta
- paylaşım
- paylaşmak
- pazar
- pazar alışverişi
- pazar günü
- Pazar sohbeti
- pembe dizi
- pencere
- Piknik
- pişmanlık
- plan ve programlar
- planlar
- plasebo
- Platters
- polis
- popülizm
- program
- programlar
- radyasyon
- radyo
- Ramazan
- Ramazan davulu
- Red kit
- reklamlar
- resim
- resmi bayramlar
- Reşid Behbudov
- Rilke
- rin tin tin
- Roland Garros
- roman
- romantik
- romantizm
- röportaj
- ruh yorgunluğu
- ruhat mengi
- rüya
- saat
- sabah
- sadakat
- Sadettin Kaynak
- safiyet
- Sağanak
- sağlık
- sahur
- Samana
- samimiyet
- sanal
- sanat
- sanatçı
- sanatkar
- Saroyan
- Satürn
- schumann
- sebze
- seçkin
- seçme saçma sohbetler
- sel
- Selimpaşa
- Selmi Andak
- sergi
- sevdiğim şeyler
- sevgi
- sevgi soysal
- sevgili
- sevgililer günü
- sevinç
- seyahat
- seyirlik
- Seyyare
- Shakespeare
- Show TV
- sıcak
- sıkma
- sıradanlık
- Sidarta
- Sigara
- simit
- sinema
- sipariş
- sis
- soğuk
- sohbet
- sonbahar
- soru
- sorular
- spiker
- star
- still life
- su yücel
- suikast
- şablonlar
- şafak
- şans
- şarap
- şarkı
- şaşkınlık
- şeker
- Şeker Bayramı
- şerbet
- şermin
- şiddet
- şiir
- şikayet
- tabak
- tabletler
- tagore
- tanışma
- tansiyon
- tantuni
- tarif
- tartışma
- taşınma
- tatil
- tedavi
- teknoloji
- telaş
- telefon
- televizyon
- temizlik
- tenis
- tenis turnuvası
- terlik
- tevfik fikret
- Tırpan
- tiyatro sahne
- tokat
- toplantı
- Tövbeler Tövbesi.
- Transfer
- tren
- TRT
- TSM
- Ttv
- Tuna Huş
- tutsak
- tuvalet
- tüketim
- Tülin Oral
- Türkan Saylan
- türkü
- TV
- Uğur Mumcu
- umut
- unutma
- uyku
- Üç Hür El
- ülke meseleleri
- ümit
- üretmek
- ütü
- vahşet
- vakit
- Vasuveda
- vatan
- William Holden
- William Wordsworth
- Wimbledon
- yağlıboya resim
- yağmur
- yalnızlık
- yaprak
- yarışma
- yaşam
- yaşlılık
- yatak
- yaz
- yeğen
- yeğenlerim
- yeme-içme
- yemek
- yemekteyiz
- yeni yıl
- yeni yıl kartları
- yesterday
- yıl dönümü
- yılbaşı
- yıldız
- yıldönümü
- yoksulluk
- yol
- yolculuk
- yolculuk.
- yorgünluk
- Young at Heart
- yönetici
- yün
- yürüyüş
- zaman
- Zeki Müren