Ağabeyimle yengem bir yurtdışı seyahatleri esnasında Almanya’da uğradıkları akrabalarının evinde TV de bir şov programı ilgilerini çeker. Sunucu elindeki metinden bir parça okumakta, bütün seyirciler kahkahalarla gülmekte, sevimli yüzlü bir genç adam da kabinin içinde beklemektedir. Format gereği sunucu yarışmacıya bu parçanın yazarını sorar. Yarışmacı duraksamadan “Ephraim Kishon” der.
Bizimkiler Türkiye ye döndüklerinde bu yazarın kitabını arayıp bulurlar. Bu kitap “Katilini Seveceksin” dir. O kitabı okuduğumuz o ilk günü asla unutamam. Aynı televizyondaki gibi birimiz yüksek sesle okuyup hepbirlikte gözlerimizden yaş gelene kadar gülmüştük. Bir güldürü kitabının önsözünün bu kadar komik olabileceğini asla düşünemezdim.
Bu ilk kitaptan sonra (yazarın da ilk kitabı olduğunu sanıyorum ) yazarın bütün kitaplarını aldık. “Her eve bir bomba”, “Ne şeker şeyler”, “Kadın aklı”, “Bir nefes sıhhat gibi” ilk aklıma gelenler. Bu kitaplar yıllardır yüzümü güldüren şeyler arasında tepelerdeki yerini muhafaza eder. Kafaca uyuştuğum bütün dostlarım ( hepsi olmasa da çoğu) Kishon’ u benim kadar severek okumuşlardır.
Kishon’u okuyanlar onu en çok bizden biri gibi düşündüğü için severler. Çevresi bizim çevremiz, ailesi bizim ailemiz, dostları bizim dostlarımız gibidir. Olaylardan ziyade ayrıntılar ve üslup onu bir çok güldürü yazarından daha farklı kılmaktadır. Bu sebeptendir ki tavsiye ettiğim bazı arkadaşlarım tarafından hiç anlaşılmadığı için hayal kırıklığı da yaşadığım olmuştur.
Bu sevimli aile babasını, dünyanın en harika eşi diye bahsettiği karısı Sara’yı, yaramaz kızıl saçlı oğlu Amir’i tanımanızı, onların sizinkilere çok benzeyen maceralarını okumanızı içtenlikle öneririm.
Dünyamızda ve ülkemizde her şeyin kötüye gittiği şu günlerde biraz gülümsemek hepimize iyi gelecektir.
(Bu arada kabindeki adamın Kishon olduğunu eklememe gerek yoktur sanırım.)
Bol kahkahalı günler