Mutfağım ve hayatım  

Posted by Asuman Yelen in , , ,







Mutfağımı seviyorum.

Yıllardır kullandığım emektar tabak ve çanaklarımı.















Üstteki tablo bana aittir.








Onbeş senedir benimle olan hububat ve makarna kavanozlarımı...











Sevdiklerimle yemek yiyip kahve içtiğim sohbet ettiğim, dertleştiğim kimi zaman da dedikodu yaptığım masamı.


















Her birini yeğenlerimin sahiplendiği, gelir gelmez uzanıp aldıkları kupalarla dolu camlı dolabımı.















Üzerinde sevdiklerimin hediye ettiği bibloların, tüpçünün, sucunun telefon numarasının, rejim listelerinin ve yemek tariflerinin bulunduğu neredeyse beni bırakmak üzere olan buzdolabımı.











Çoğu zaman, önce üstesinden gelemiyeceğimden korktuğum kadar dağıtıp, sonra can havliyle toparladığım mutfağımı seviyorum.



Tüm yaşantım gibi
...







This entry was posted on 11.01.2010 at Pazartesi, Ocak 11, 2010 and is filed under , , , . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

18 yorum

Dedikodu ha, çok kınadım çok. Hem de bensiz, daha da çok kınadım. Rayoş ablama şikayet edeceğim seni:))
Şaka bir yana mutfak evin en güzel mekanıdır bence, orada muhabbet de pek hoş olur. Yapacan kahveyi, geçecen masanın başına. Sefan olsun canım...

11 Ocak 2010 22:39

ne tuhaftir, insanlar hep mutfakta dedikodu ve sohbet eder. ki mutfak sandalyeleride hic rahat degildir.
ama bir salonda dedikodu yapilmaz. mutfak daha samimidir her zaman.

iste bu tuhaftir - ama bir o kadarda güzeldir :)

11 Ocak 2010 22:53

Aaa senin de mutfagin yesilmis:)

Simdi seninle o masada oturup, yegenlerin gelmeden önce hemen bir kupa kapip, sicacik kahve esliginde
sohbet etmek vardi:))

Dur ben kendim kendime bir kahve birde....
alayim da ordaymis gibi iceyim.

Öpüyorum canim.

11 Ocak 2010 23:55

Çok güzel bir şey bu sevgi, bilirim, bilirdim!
Ama artık ben sevmiyorum Asuman'cım
Tek hasret kalamadığım yer mutfak çünkü. Ara sıra hasret kalmak istiyorum artıııık...
Ama senin mutfağındaki masada dedikodu yapmak en güzel yanı...

12 Ocak 2010 00:20

İnanmayacaksın ama şimdi mutfaktan geldim masanın başına. :)) Yarın temizlik günüm. Gündüz de alışverişteydim. Şimdi bitti işim.
Talan ettim mutfağı.

12 Ocak 2010 00:52

Aynen öyle Ayçi' cim. Dedikodu derken ufak dozda şirinlikler canım. "Şu Ayçi de ne tatlı kız" gibisine...
Böylesi güzel gerçekten...

12 Ocak 2010 00:55

Afiyet olsun Sünter' cim. Belli mi olur bir gün o da olur belki. Şimdilik miş gibi yapalım...

12 Ocak 2010 00:57

Anladığım kadarıyla vaktinin çoğu orada geçiyor Nur' cum. Onu bilirim. İnsan buzdolabı sesinden bıkıyor sürekli orada kalınca. Belki de şaşırdın, yalnız benimki mi bilmem buzdolabım çok gürültülü çalışıyor. Adeta homurdanıyor.

12 Ocak 2010 01:00

Bende mutfak sohbetlerini çok severim Asuman abla. İçinde sevgi olan herşey o kadar güzel görünüyor ki. İnsanın evini sevmesi kadar güzel bir şey yok.

12 Ocak 2010 09:38

Sevgili İlknur,
Hele senin için daha da önemli şimdi. Eğer yanılmıyorsam bu hafta sonu yeni evine taşındın. Umarım ömür boyu tüm sevenlerinle ve sevdiklerinle hep mutluluklar yaşarsın orada.

12 Ocak 2010 11:43

Ne çok hizmet ediyor mutfaklarımızda kullandığımız herşey bizlere değil mi? Ömrümüzün ne çok zamanı geçiyor o mekanda? Mutfağının yeşili iştah açıcı fazla yememek için dikkat etmeli. Neşeli ferah mutfak sohbetleri dilerim hepinize sevgilerimle.

12 Ocak 2010 17:25

Evin en güzel ve bence en sevdiğim yanıdır mutfak.Hatta mümkün olsa bir de yatak ya da sedir atmak isterim mutfağa.Senin mutfağın da yaşanılan sıcacık muhabbetlerin donattığı belli olan bir mutfak Asumancığım.Bayıldım gerçekten.Geldiğimde kahve fincanlarının yerini öğrendim artık;açar kendim alırım artık :))

12 Ocak 2010 18:04

Sufi, güzel dileklerin için teşekkür ederim.
Yeşil, mutfak dolaplarının orijinal rengi ama gerçekten çok severim. Huzur verir. İştah açtığını yeni öğrenmiş oldum. Ben de niçin kilo aldığımı merak ediyordum:))

12 Ocak 2010 19:18

Çok sevinirim Çoban Yildızı. Fincanlarım ve kahvem emrine amade.
Sıcak muhabbet de benden olsun...

12 Ocak 2010 19:20

İnsanın sahip olduğu herşeyin kıymetini bilmesi ve şükretmesi
çok güzel bir duygu.
sevgiler.Güngör

13 Ocak 2010 08:46

Ben de çok severim mutfak sohbetlerini. Lise yıllarımdan beri arkadaşlarım gelince direk mutfağa girilirdi :)

Bi evim olsun kocaman bi mutfağım olsun başka bişey istemem :)

13 Ocak 2010 10:36

Hayatı yaşanmaya değer kılan şeylerin ayrıntılar, renkler ve küçük gündelik alışkanlıklar olduğunu öğrenecek kadar çok yaşadım Güngör Hn.(ya da Bey)
Uğradığınız için teşekkür ederim...

13 Ocak 2010 10:54

Geniş ve aydınlık bir mutfak, sabah ilk uğranılan yer olarak güne güzel başlamak için önemli Fulya'cım.
Umarım ilerde böyle bir mutfakta güne başlamak hoşluğunu yaşarsın...

13 Ocak 2010 11:03

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin