Kaldığım Yerden  

Posted by Asuman Yelen in ,


Bir küçük parantezden sonra yaşamıma kaldığım yerden devam

ediyorum. Sanki hiç gitmemişim gibi.

Arkadaşımın her zaman benim için hazırladığı odaya yerleşip,

terasta çaylarımızı içip sanki tam bir ay önce aynı yerde başladığımız

sohbete devam ederken de bunu düşünmüştüm. Sanki İstanbul

araya hiç girmemiş gibiydi.


Ben bu içinde hiç bir noktalama işareti barındırmayan keyifli küçük

parantezleri çok seviyorum. Tüm o meraklı soru işaretleri, yaşamı

yukarıdan, aşağıdan sürekli kesen, araya girip ileri atan, bekleten

virgüller, noktalı virgüller, asabi, şaşkın, alaycı ünlemler, açıklama

bekleyen otoriter iki üstüste nokta, belirsizlik ve yarım kalmışlığın

yan yana üç noktası, ve tüm yaşamı kesen, ayıran, bölen tüm o tireler, kesmeler, tırnak

işaretleri hepsi diğer devasa parantezin içinde, beni dönüşte yutmak ve küçük parantezimi

silmek üzere hazır bekleye dursun, ben o küçük zamanı, tatlı belki anlamsız bir gülücükle, küçük

harflerle konuşarak, manalar yüklemeye çalışmadan öylece yaşıyor, bir dahaki sefere kadar

yüreğime saklıyor, sonra tüm o işaretlerin "anlamlandırdığı" büüüyük büyük harflerle başlayan

büyük cümlelerle dolu dev paranteze balıklama dalıyorum.

Dalar dalmaz da tüüüm o işaretleri kullanarak büyüüük büyük cümlelerle dev paragraflarla ilk

yazımı yazıyorum :)))

(Böyle de uyumluyumdur gerçek yaşamla...)


Bu kez, Akçay-Güre-Altınoluk üçgeninde, daha çok yürüyüşle, bol sohbet, bol kanasta ile

geçti. Yine çok güzeldi.


Altınoluk' daki ördekli dereyi pek de korktuğum gibi bulmadım.








Girişteki ağaçlar yokolmuştu.

















2009 daki şu haliyle kıyaslanınca...

























Allahtan tüm ağaçlar gitmemiş:))











Ördekler de hayatlarından memnundu.

































Altınoluk' ta sonbahardan birkaç kare...
































































































Ve küçük gezilerimin olmazsa olmazları...




































Hep tatil tadında yaşayalım...

This entry was posted on 26.09.2011 at Pazartesi, Eylül 26, 2011 and is filed under , . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

20 yorum

Hoşgeldin Asu. İyi ki gitmedin:))

26 Eylül 2011 20:57

Hoşbuldum Leylak' cım. İyi ki gitmedim:))

26 Eylül 2011 21:15

Hoşş geldinnnnnnnnn.

O sonbahar yaprakları ne hüzünlü yaw...

Ya bi de teknik olacak ama senin feed beslemende ( o ne dersen şöyle açıklayayım, hani sen bir yazı yazınca biz seni izleyenlerin bloglarında izlenen eklentisinde gözüküyor ya yazın, aha ona işte feed beslemesi diyebiliriz.) sıkıntı var. bak sen yazıyı yazalı kaç saat olmuş hala feed beslemene düşmemiş.

Bi el atalım mı buna?

27 Eylül 2011 00:55

Gerçekten hoşgeldim Sis' cim. Anladığım kadarıyla bloglarda 1o küsur saat önce yazmışım gibi göründüğü için böyle düşündün ama ben aslında sadece metne başladım sonra uyku bastırdı(yoldan geldiğim için) bırakıp uyudum. Yazıyı da akşam bitirip yayınladım. Yani o saat taslağa girme saati. Galiba o güzel ellerini atman bu durumda gerekmiyor. Yanlış mıyım?

27 Eylül 2011 01:11

Gitmişsin de tatile gidip gelmişsin gibi düşünelim Asuman abla hoş geldin.

27 Eylül 2011 08:28

Hoş geldin Asuman abla :) Ne hoş kareler. Sonbahar bir başka güzel. Tatil aralarının dışında, aralar vermeyelim lütfen :)

27 Eylül 2011 09:06

Güzel bir tatil olmuş, doğa sonbaharda bir başka güzel, o yaprakların rengi hele:) Hoş geldiniz.

27 Eylül 2011 09:53

Şeniz' cim, sağol canım.

27 Eylül 2011 10:01

İlknur' cum hoşbuldum. Belki de sorun şu tatilleri istediğim kadar yapamamaktan kaynaklanıyordur :)

27 Eylül 2011 10:04

Şevgili Fadiş, sonbahar, doğa' nın çok renkli resim sergisi gibi bana göre de.
Çok teşekkür ederim...

27 Eylül 2011 10:08

Hoşgeldiniz sepetinizdeki resimler ve geçen zamanla değişen manzaralar çok hoş

27 Eylül 2011 11:18

Parıldayan güneş,
Çok teşekkür ederim.
Sevgiler...

27 Eylül 2011 11:28

Asumancım hoş geldin hoşluklar getirdin... Fotolar çok güzel çok... Sonbaharı çok severim zaten.

27 Eylül 2011 13:50

Lalecim hoş buldum. Çook teşekkür ederim.

27 Eylül 2011 14:24

Evine hoş geldin :)

27 Eylül 2011 15:26

Hoş buldum Buğday' cım. Sen de :)

27 Eylül 2011 15:35

Gitmemenize çok sevindik.

Altınoluk benim de sevdiğim bir yer.
Bol oksijeniyle iyi bir dinlence olmuşa benziyor. Teşekkürler.

Dostlukla...

27 Eylül 2011 22:22

Gerçekten güzel bir tatildi Mehmet Bey. Altınoluk bana her zaman çok iyi gelmiştir. Çok teşekkür ederim.
Sevgiyle kalın...

27 Eylül 2011 22:50

Tatilde kanasta ha??? Muhteşem oyun değil mi??Hoşgeldin dostum sevgilerimle.

30 Eylül 2011 21:01

Kanastanın hem hastası hem de ustasıyım Sufi' cim. Birgün bir araya geldiğimizde ifadeni alırım.:))
Çook çok öpüyorum seni...

30 Eylül 2011 21:29

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin