Kanaltürk Haber
Haberi televizyondan izlerken boğazıma birşeyler tıkandı kaldı. Deprem sonrasında küçük bir kız çocuğu kendisi üşüyüp titrerken anneleri ölmüş olan iki buzağıyı bulduğu battaniyelerle sarmış sarmalamış yanına gelen haberci soruyor: "Sen üşürken niçin kendin sarınmıyorsun da bu yavruları sarıp sarmalıyorsun?" Çocuğun cevabı: "Çünkü onları çok seviyorum. Anneleri öldü onların da ölmesini istemiyorum. Hem sonra onlar da ölürse bize kim süt verecek, aç kalırız sonra."
13 yaşında bir kız çocuğu Hacer. Tüm diğerleri gibi korkunç bir depremin şokunu yaşıyor. Yetmemiş, öksüz kalan yavru inekleri için üzülüyor, onları teselli etmeye çalışıyor. Diğer yandan 13 yaşında bir kadın Hacer. Gelecekle ilgili kaygılar taşıyor. Buzağıların karnını doyururken, onları sarıp sarmalarken hatta kucağına alırken endişeli bir anne hüviyetine bürünüyor.
Çocuklar...Keşke her birinin onları tüm korku ve kaygılardan koruyacak birer sihirli değneği olsaydı. Kim dayanabilir ki onların üzülmesine. Hele bir de yetişkinlerin ihmali, cehaleti vurdumduymazlığı neden olunca ....
Artık haberleri izlemeyeceğim...
This entry was posted
on 10.03.2010
at Çarşamba, Mart 10, 2010
and is filed under
çocuk,
Elazığ depremi
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.