Eylül' den bir Pazar Sohbeti  

Posted by Asuman Yelen



Tam da efil efil bir sonbaharda, hafiften esen rüzgârla ürpererek,

güneşin tatlı yüzüyle ısınarak güzelim Eylül' ün tadını çıkarmaya

başlamışken Temmuz' un boğucu, çaresiz sıcakları yeniden doluverdi

parka. Sabahın sekizinde oturduğu çimenlerin üzerinde soluğu adeta

hırıltıya dönüşen Paçozla serin evimize kaçar gibi döndük.

Bu Pazar ve bu hafta zor geçeceğe benziyor...


Telaş bitti. Koray evlendi ve gitti.

Kurumumun Çamlıca' daki tesisinde açık havada, masalarımızdaki

mumların romantizmi, her tür müziğin keyfi ve coşkusuyla

dost yüzlerle kutladık bu birliktelik akdini.

Başladığı gibi güzel, sonsuza kadar sürer inşallah.


Salonum boşaldı. Koray' ın kitapları, çorapları ve tüm ıvır zıvır

ortadan kalktı. Televizyonum bana kaldı.

Kaldı kalmasına. Bir heves oturdum karşısına. Heyhat.

Hiç bir şeye tahammülüm yok.  Öylesine boş boş dolandım

durdum kanalları.

Programım belli oldu.

Akşama kadar açmak bile gelmiyor içimden.

Sürekli ve zevkle izlediğim bir Ali İhssan Varol' un Kelime Oyunu var.

Kuzey Güney' i  tüm kadronun sergilediği müthiş oyunculuk

için, Yalan dünya' yı da beni güldürdüğü için izlemeye devam

etmeyi, yeni dizilere  hiç başlamamayı düşünüyorum.


Bu arada sonuncusunu dün izlediğim bir programdan da özel

olarak bahsetmek istiyorum. Skytürk ' te Yazlık Gazino. Sunucusu

Ayhan Sicimoğlu' nun, enerjisi, engin müzik bilgisi, samimiyeti

ve rahatlığı nedeniyle (ve onun deyişiyle)  "hastasıyım."

Çok hoş müzik, dolu dolu ve bilgilendirici sohbetle biraz

rahatlamak isteyenlere önerilir.

Önce söylemeliyim. Latin müzik sevenler için müthiş bir

şölen. Capcanlı, duayen müzislyenlerden oluşan orkestra.

Güzel sesler ve TSM de uyarlamalara varan çeşitlilik.

Sadece bu bile yeter ama bir de konuk  ve söyleşi faslı var.

Dün akşam konukları Coşkun Aral ve Buzuki Orhan' dı.

Küçük seslerle, gözlere sokmaya çalışmadan yaptıkları

içten sohbetle, müzik dışında, ne kadar engin kültür ve tecrübeye

sahip olduklarının ve nasıl dolu dolu yaşadıklarının ipuçlarını verdiler.

Onlar tevazularıyla karşımda devleşirken ben oturduğum

yerde büzüldüm ve bomboş geçmiş yaşamım için  yine

ve yeniden fena halde üzüldüm.

(Sanatsal anlamda)

Herkese keyifli bir hafta diliyorum...

This entry was posted on 16.09.2012 at Pazar, Eylül 16, 2012 . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

10 yorum

Asumancım çok güzel geldi eylül, ama dün çok sıcaktı...

Ayhan Sicimoğlunun programı vardı bugün bir yerel pazarda...Ben de çok severim hastasıyımdır:)

Sevgimle

16 Eylül 2012 14:21

Son iki günkü sıcak çok fazla ve çok boğucuydu gerçekten. Yağmur gözümde iyice değerlendi doğrusu.
Sicimoğlu hem dolu dolu müzisyen hem de çok eğlenceli bir adam.
Güzel haftalar Lale' cim...

16 Eylül 2012 17:31

Yaz bitti. Çalışmak vakti geldi:)

16 Eylül 2012 21:26

Ewweeet. Yarın size de işbaşı.
Sağlık ve huzurla, güzel bir öğrenim yılı diliyorum arkadaşım.
Sevgiler...

16 Eylül 2012 21:45

Eylül güzel ama buralarda eylül kendini halen temmuz sanıyor Asuman hanım. O derece sıcak yani.
Yeni dizilere ben de başlayamadım henüz, pek başlarmışım gibi de görünmüyor.
Sevgiyle kalın ...

17 Eylül 2012 10:08

Artık Sonbahar gereğini yapsın diyoruz Özlem' cim. Özledik.
Yeni eğitim dönemin hayırlı olsun.
Sevgiler...

17 Eylül 2012 10:39

Burada Eylul son derece ruzgarli geçiyor, geçen hafta bir kaç agaç devrildi hatta. Ama bugun guzel sayilir. Sevgiler Asumanimcim...

17 Eylül 2012 16:39

Burada da dünden beri fırtınalı.
Herkes için güzel havalar dileyelim
Sevgili Güngör.
İstanbuldan selamlar yolluyorum...

17 Eylül 2012 18:45

En sevdiğim müzik ve dünya insanıdır Ayhan Sicimoğlu!. Enerjisi, müzik kültürü ve gezginci yönüyle hayata ve sanata dair birikimleri, tecrübeleri ve sanırım O'nu sevdiren en önemli özelliği doğallığı ve de mütevaziliği..Tv.da dizi izlemiyorum ama O'nun olduğu programları kaçırmamaya özen gösteriyorum..

Ama olur mu sevgili Asuman Hanım! siz anılarınızı öylesine güzel kaleme alıyorsunuz ki! az bir şey mi bu!.. ben de sizin sayfanızın "hastasıyım".) nostaljik müzikler eşliğinde yazılarınızı zevkle takip ediyorum..

şöyle adam akıllı bir enstruman çalabilmeyi çok isterdim..Mandolin çalmıştım çocukluğumda.)amatörce azıcık gitar tıngırdatıyorum:)) aslında genetik yetenek var sayılır gibi! ama tembelim bu konuda!dinlemeyi ve eşlik etmeyi daha çok seviyorum..

Bu arada müjdeler olsun! içimizi ferahlatan sonbahar yağmurları başladı Asuman Hanım...

iyi haftalar dilerim..sevgilerimle...

18 Eylül 2012 12:20

Sevgili Esmir. Kulak ve ritim bende de sağlam gibi ama enstrüman bambaşka şeyler, sabır, sebat ve bol zaman gerektiriyor. Tabii bir de fiziksel yeterlilik söz konusu:)
30 yıl önce uda büyük bir hevesle başlamıştım ama hocamın tüm uğraşmalarına karşın küçük parmağım o kadar küçüktü ki perdedeki yerini bulamadı havada kaldı:))

Bu arada son yazımda belirttiğim gibi biraz kendimi dinlemek için
(geçici bir süre için de olsa)
içime kapanmak gereği hissettim ama buralardayım. Sizin (özellikle) ve tüm dostların yazdıklarınızı okuyup yorumlarımı yazacağım. Yazmaya da devam edeceğim. Küçük bir değişiklik istedim nedense.
Çok teşekkür ediyor sevgiyle öpüyorum...
Görüşmek üzere...

18 Eylül 2012 12:58

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin