2011 Mayısından Sıradan bir Pazar Günü  

Posted by Asuman Yelen in , , ,



Yine tenis, yine Rolland Garros yine ağır, sıkıntılı bir havadan tüm sıkıntılarımı aldı götürdü.

Artık eminim ki ben sadece beni mutlu edeceğinden emin olduğum şeylerle ilgilenmeliyim.

Beni sevdiğinden emin olduğum insanlarla ülfet etmeli, bildiğim, sevdiğim kitapları okumalı,

müzikleri dinlemeli, yemekleri yemeliyim. Risk almak için ne zamanım ne de isteğim var.

Yüreğimin kırılmaya, ruhumun yorulmaya , midemin bozulmaya tahammülü yok.

Bu sefer ilk gününden yakaladığım turnuvayı zevkle izlerken bir avazda geçirdim aklımdan

bunları. Çocukça bir coşkuyla. Sonra keyifle mutfağa girdim. Aslında ne gelenim var ne gidenim

bu aralar. Gençler işinde gücünde, hafta sonları da doğal olarak evlerini toparlayıp dostlarıyla

sevgilileriyle vakit geçiriyorlar. Ama ben yine alıştığım miktarda malzemeler alıp bol bol

pişiriyor, fazlasını da acil zamanlar için stokluyorum. Bazan iş çıkışı biri geliveriyor çünkü

"AÇIM" diye . Rayuş' a veriyorum çok güzel bir şey çıkarsa ortaya ama kendisi o kadar güzel

yemek yapıyor ki.

Yemek konusuna girmemin esas sebebi bu gün başıma gelen ilginç şey. Önce resimler.
















Daha önce bahsetmiştim. Bu maydanos ve dereotlarını (semizotları şiddetli yağmura kurban

gitti) kendi ellerimle ektim, onlara gözüm gibi baktım, önce fısfısla( tohumları zedelememek için)

sonra normal şekilde sulayarak bu günlere bu boya getirdim.

Gelin görün ki bir türlü onları koparıp yemeklerime doğrayamıyorum. En son bu akşam üzeri ,

balkona birkaç sefer çıktım, tuttum bıraktım. Sonra Rayegan' dan maydanosla dereotu istedim

ve onları kullandım. O da şaşırdı.

Lütfen dostlarım, beni, bunun Paçoz' u kesip parçalara ayırıp o parçalarla yahni pişirmekle ilgisi

olmadığı konusunda ikna edin. İkna edin çünkü geride yetişmekte olan bir sürü domates,

salatalık, kabak ve dolmalık biber var. (Karpuz ve kavunlar olmamış)

Herkese bol güneşli güzel bir hafta diliyorum.


Sevgiyle kalın...

This entry was posted on 22.05.2011 at Pazar, Mayıs 22, 2011 and is filed under , , , . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

17 yorum

Onlar çığlık atamadığı gibi, acı duymayı sağlayan sinir hücreleri de yok. Afiyet olsun.

22 Mayıs 2011 21:48

Sis' cim haklısın. Aslında Paçoz konusu şakaydı. O kadar da değil tabii ama emin ol elim varmıyor. Bir şey beni alıkoyuyor.Elimle ektim diye herhalde. Antiikalık parayla değil.

22 Mayıs 2011 22:09

Alemsin Asu ya:))
Sen onları yine de koparıp kullanma, az daha büyüt. Sonra ben istanbul'a geleyim, Sis'le birlikte size gelelim, eh artık ağanın eli tutulmaz Sis bir şişe de şarap kapar gelirken, o maydanoz ve dereotları bir güzel salata olur, yanına da Allah ne verdiyse. Haydi şerefe:))

22 Mayıs 2011 23:08

Süpper bir plan bu. Ne de güzel olur.
Keşke yapabilsek böyle bir düzenleme.

22 Mayıs 2011 23:18

Asumancığım maydanoz ve dereotu kesildikçe daha gürleşerek çıkar. Yeterki köklerinden çekme:)) Asıl kesmen gerekir daha sağlıklı büyümeleri için:)))

22 Mayıs 2011 23:23

Bu plana varım güzeller.Salata ahu gözlü Asumanımdan, Leylak kokulum Ankaradan ne getirmeyi isterse o olsun, kalanını bana bırakın.

22 Mayıs 2011 23:30

Sevdiğim şeyleri yapmak çok güzel. Zaten ömür dediğimiz kelebek kanatlı bişi...Birde o dere otlarını ben alırım baklanın, enginarın üzerine öyle bi serperim kiiiii.... Ama daha güzel çıkması için yolunması şart der annem :))

22 Mayıs 2011 23:33

Defne, çok teşekkür ederim canım. Belki de istediğim birazcık bilgi ve cesaret. Belki de zarar vermekten ya da çabucak bitirivermekten korktum bilinçsizce. Bir itiraf daha. Eğer koparsaydım köklerinden çıkaracaktım.

23 Mayıs 2011 00:06

Bana uyar. Üç kadın Paçoz' la başedebiliriz. Birer kulak tıkacı ilk yarım saat için yeterli. Birazcık da sevinçle üzerinize atlar ama sadece yüzünüzü yalamak için. Sonra susar oturur. Huu Leylaak nerdesin.Hadi yap bi düzenleme...

23 Mayıs 2011 00:09

Asucum,
Yaz sezonunun ortasındaki önemli düzenlememi bitireyim kapağı İstanbul'a atmayı düşünüyorum. Tasarımı gerçekleştirebilirsem neden yapmayım orada da bir düzenleme:)) Plan gayet iyi, iş uygulamaya kaldı, hallederiz alimallah:)

23 Mayıs 2011 00:12

Şeniz' cim bir çok konuda allame kesilen ben, pratik hayatta iflah olmaz bir beceriksiz ve inisiyatifsizim. Öyle komik ve traji
komik anılarım var ki. Bir gün bunları yazayım da azıcık gülelim.
Dur hatta en kısa zamanda toparlayıp döktüreyim de eğlenelim biraz.

23 Mayıs 2011 00:15

eh bana söz kalmamis zaten:)
Ama seni tebrik etmek lazim nasil güzel büyümüsler öyle. Ben iki üc yildir bir türlü maydonozlari tutturamiyorum. Nanelerim deniz gibi oldu ama maydanozumun hali icler acisi:(sadece bir dal tutmus oda nereye egilsin sasirmis durumda:)
Ben nanelerimi dereotlarimi makasla keserek topluyorum iki güne yenileniyor. Hani sac kestirmrk gibi falan düsün:)

23 Mayıs 2011 00:30

Sünter' cim, senin tek dal maydanosuna acımak lazım belki ama ben gülmaktan öldüm burada :)))
Ben elimde bir fıs fıs sürekli toprağı ıslak tuttum. Tohumlar organik. Nazilli' den diğer sebzelerle birlikte geldi. Ekmeden önce, (tüm sebzeler için ayrı ayrı) internetten uzun uzun en az 5 kaynaktan okudum. Ama nasıl kullanmak gerektiğini hiçbiri yazmamış ;))
Her gelen dostum beni biraz daha rahatlatıyor. Gönül rahatlığıyla kullanabilirim artık. Ohh bee.
Koocamaan öpüyorum seni...

23 Mayıs 2011 00:49

Biraz daha boylansınlar öyle kes bence Asuman ablacığım, kestikçe gürleşecekler :)

23 Mayıs 2011 12:53

Tamam Ebruli' cim bekleyeceğim. Sağol canım...

23 Mayıs 2011 22:09

Ay çok alemsiniz Asuman hanım. Dereotu ve maydanoz için herkes bir fikir vermiş ama ben asıl paçoz için endişeliyim. Onu bir kaç gün bir arkadaşınıza mı emanet etseniz acaba :)) öptüm çok. sevgiler.

25 Mayıs 2011 00:37

Eğer rejim yapıyor olmasaydım bir cesaret sıra ona da gelecekti Güngör' cüm ama Allahtan bu ara sebzeyi tercih etmek durumundayım:))
Sevgiler canım...

25 Mayıs 2011 00:55

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin