Hush Little Baby...  

Posted by Asuman Yelen in , ,

Bir yıla yakın bir süredir sol ayak bileğimde oluşan bir rahatsızlık nedeniyle adeta eve kapanmış durumdayım. Bu nedenle elime ne geçerse okumaya, hatta eskiden okuduklarımı tekrar elden geçirmeye başladım. Beni bu blogu, tanıdığım ve (çok şükür ki sayıları epeyce fazla) tanımadığım insanlarla paylaşmaya iten gerçek nedenin de bu olduğunu sanıyorum.Böylelikle de geçici olduğunu umduğum bu süreci çekilir hale getirmeye uğraşıyorum.

Tabii böyle olunca da televizyon karşısında daha fazla oturmak da kaçınılmaz bir hale geliyor. Sabah programları öğlen programları, akşam programları, Allah ne verdiyse ve inanmayacaksınız amma reklamlar. Onlardan nefret ediyorum.

Reklamlar önceleri, birinde başlayınca, ‘ diğer kanalda acaba ne var’ merakımı gidermeye yarayan bir zaman aralığından ibaretken, bir gün, tamamiyle rastlantı sonucu, ilgi merkezim haline geliverdi. Dışarıda güneşin ve yanı sıra çiçeklerin açmaya başladığı günlerden biriydi. Ben yine her zamanki gibi televizyonun karşısında (moralim bozuk olduğunda okuyamam) kös kös otururken ekranda genç güzel bir çift belirdi. Ellerinde bavullar, uçak bileti alıyorlar. Düşünün hem GENÇ hem ÇİFT hem DANS EDEREK BİLET ALIYORLAR üstüne üstlük SEYAHATE ÇIKIYORLAR. Tam ben ekrana fırlatmak üzere bir şeyler aranırken üç müzikal cin de bir yerlerden fırlayıp şarkı söylemeye başlamazlar mı: AAADİİİYOS- BİİNİYOS- GİİDİYOS -SİZ DE BAAKIYOSS diyerekten hem de en sevdiğim melodilerden birinin üzerine. Can havliyle nasıl kanal değiştirdiğimi bilmiyorum Bir de ne göreyim. Aynı çift deniz kenarında göz göze diz dize yemek yiyorlar ve aniden denizin içinden müzikal cinler seğirtiyorlar. AAAAADİİİİYOS - GEEZİİYOS - KOOŞUYOS - YİİYOS - İÇİYOS - SİZ KÖS KÖS SEYREDİYOS.

Kendime geldiğimde sevgili köpeğim Paçoz ellerimi kollarımı yalayarak beni yatıştırmaya çalışıyordu.

Bu olaydan sonra reklamlara daha bir dikkatle bakmaya başladım. Şutellalar-butellalar, sucuklu yumurtalar, oh bize lazım ohh fındık- fıstık oohh. Kızım senin baban böyle pasta yapmayı kimden öğrendi? Piliçler şen, anneler-babalar, anneanneler-dedeler şen. Caddeler-sokaklar, yuvalar-mutfaklar şen. Kurbağalar,kuşlar,maymunlar şen. PEKİ BEN? Yine gözlerimden pıtır pıtır yaşlar yuvarlanmaya başlamıştı ki birden ekrandan gelen şu sözlerle öylece kalakaldım:

HAŞŞ LİDIL BEYBİ DONT YU KRAY…

Herkese sağlıklı günler dilerim…..

This entry was posted on 9.04.2009 at Perşembe, Nisan 09, 2009 and is filed under , , . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

2 yorum

Adsız  

evet çok ilginç reklamlar var hakikaten. uzaya açılmak isteyen yurdum insanı imkan verilmeyince demek ki dosta güven düşmana korku salan eşsiz yaratıcı gücünü reklam sektörüne vermiş.
bu arada şen piliç reklamındaki nevrotik tavuk taklidi ile gönüllerimize taht kuran değerli sanatçımıza da, çok sevdiğim bir azeri türküsü ile seslenmek isterim. türkünün adı: ecayip heyvanlara benziyirsen:D (internetten aranabilir bulunabilir)
elinize sağlık

9 Nisan 2009 17:32
Adsız  

Adlı kahkahalarla güldü...
Sayın Asuman Hanım,bazen insanoğlunun yaşadığı sıkıntılar güzellikleri ortaya çıkartır.İşte bir örnek.Düşüncelerinize yürekten katılıyorum.Ne kadar güzel ifade etmişsiniz.Ayağınızdaki rahatsızlık için büyük geçmiş olsun. Umarım ayağınız iyileştiği zaman da siz bizleri AAADİİİYOS- BİİNİYOS- GİİDİYOS diyerek yazılarınızdan mahrum etmezsiniz.

9 Nisan 2009 21:46

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin